29 Haziran 2016 Çarşamba

Benim güzel ülkem, güzel şehrim..

Dünyanın en güvenli havalimanı belki de.. İstanbul'un en kalabalık noktası. Gün operasyonunda yüzlerce uçak hareket ediyor, binlerce insan havalimanında yer alıyor. Sadece yer hizmetleri operasyonunda 200'ün üzerinde insan var. Görevlisi, güvenliği, memuru, kabin ve uçuş görevlileri blabla.. Saymakla bitmez! Ancak dün sayabileceğimiz birşey oldu. 3 canlı bomba, sivil halka saldırdı. Vücutlarında onlarca kilogram bomba düzeneği, ellerinde kalaşnikof silahlarla. 50 civarında vatandaşın öldüğü, 300'e yakın yaralının olduğu bir geceyi geride bıraktı İstanbul. 

Biz bunu da atlatırız elbet, yarın yine unuturuz. Suruç, Sultanahmet veya Ankara'da üç kez olduğu gibi. Kınarız, teselli eder, avuturuz kendimizi. En çok biz üzülürüz ama canımız yanar, aldığımız nefese ve yaşadığımız şehre küfrederiz kimi zaman. Kahramanlarımızı yad ederiz. Gümrük memuru Umut'u, koridorda teröristi yere indiren Yunus'u. En zor günümüzde birlik olamayız ama nedense.. Birlikte daha güçlü olacağımız yerde, böylesine kahpe saldırılarda bile ayrılabiliyoruz. Muhalefet partileri yaşanan vahşetle ilgili araştırmalar yapılması için önerge verdi diye rededen iktidar mensuplarımız var bizim. İktidarı, muhalefeti yoktur terörün. Kahpece, savunmasız insanlara saldırmaktır; sözde davaları. Beş yaşındaki çocuk ölmüş, 70 yaşındaki teyzem ölmüş umrunda mı sanıyorsun?

Avrupa'nın göbeği Brüksel'in en güvenli alanı Schuman metro istasyonu ve AB parlamentosu meydanında olduğu gibi; Paris'te üç farklı lokasyonda aynı anda gerçekleşen saldırılar gibi; İstanbul'da havalimanı basan İŞİD denilen belaya karşı.. Birlikte daha güçlüyüz! İnsani duygularımızı kaybetmeden, hayatını kaybedenin "bizden" olduğunu unutmadan. 

Başımız sağolsun, hepimize geçmiş olsun.
Benim güzel ülkem, güzel şehrim.
#‎prayforIstanbul‬
‪#‎staystronger‬

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder